Trabzon ile Trabzonspor’un ilişkisi tartışma konusu olduğu
zamanlarda bazen şu minvalde görüşler ileri sürülür: “Trabzonspor olmasa kimse
Trabzon’un yerini bilmez, Trabzonspor Trabzon’un en önemli kurumudur, hâttâ Trabzonspor
olmasa hava raporlarında Trabzon’un adı bile geçmez”
Bu ve benzeri lafları, Trabzon ismi geçince otomatına
basılmış gibi “ha uşak ha!” diyen herhangi bir yurdum insanı söylese o kadar
önemsemeyeceğiz ama Trabzon adına kalem oynatan, kafa yorduğunu iddia eden, ne
kadar eski Trabzonlu olduğunu ikide bir muhataplarının gözüne sokan değerli
hemşehrilerimiz sarf edince olmuyor. Trabzonspor, geçmiş günün birinde uzay
boşluğunun bilinmeyen bir yerlerinden kopup gelerek Trabzon şehrine düşmüş bir
meteor değil, şehrin binlerce yıllık
tarihinde oluşmuş kültürün bir ürünüdür. Geçen yüzyılın başında Trabzon’da
çalınan piyanonun, operada söylenen aryanın, denizden çekilen ağların, çeşme
başında çalınan kemençenin, yaylada tepilen horonun, köyde pişirilen bazlamanın
sonucu ve meyvesidir Trabzonspor. Anadolu deyince aklına Üsküdar ile
Kadıköy’den gayrısı gelmeyen eski bir İstanbul kalecisinin zırvaladığı gibi 15
tane kaliteli futbolcu rast gele bir araya gelmiş ve başarılı olmuş değildir.
Şu sorulabilir:
Madem Trabzon tarih, kültür ve sanat şehridir; bu kültürün
temsilcileri nerededir? Şehrin futbol ve Trabzonspor ile yatıp kalktığı, camia
dışında herkesin şehri Trabzonspor ile tanıdığı yanlış mıdır?
Yanlış ve eksiktir. Bir kere sevgili yurdum insanı, Trabzon
bir yana kaç şehrin yerini haritada tam olarak bilmektedir? Sonra Trabzonlu
sanatçı (şair, ressam, müzisyen) sayısının şaşırtıcı rakamlarda olduğu
bilinmiyorsa, bu toplumun sanatçı tanımının ciddi anlamda problemli olması ve
bu coğrafyada sanat ile sanatçıya yeterli değerin verilmemesiyle alakalı bir
şeydir. Trabzon tarih boyunca iddialı bir şehir olmuştur, iddiasını da popüler
bir alanda yani futbolda yaptığı çıkışla ortaya koymuştur.
Trabzonlu aydınlar, önce Trabzonspor’a burun kıvırmaktan
vazgeçmelidirler. Trabzonspor’un kendi başına bir şeyi engellediği yoktur.
Ancak şöyle bir şey vardır: Şehrin futbol dışı alanlarda hamle yapması, daha
müreffeh ve sosyo-kültürel anlamda daha iyi bir pozisyona gelmesi doğrudan ya
da dolaylı olarak Trabzonspor’a da ciddi manada fayda sağlayacaktır. Bu
karşılıklı bir sebep-sonuç ilişkisidir.
Toprağa bakarsanız, doğal gübreyle beslerseniz, muhtemel don
olaylarına karşı tedbir alırsanız, tarla da size bol ve kaliteli ürün verir.
“Yabani hayvanlar saldırıp talan ediyorlar” mı dediniz? Kusura bakmayın da bu
yeni bir şey değil ki. Aklınız var, izanınız var. Tedbirinizi alın, mahsulünüzü
korumanın yolunu bulun bir zahmet. Başkaları buldular ve sahil-i selamete
çıktılar. Futboldan örnek bulamıyorsanız, futbol dışına bakın. Orada fazlasıyla
göreceksiniz.
17.04.2013 Taraf